Burası Zap, Harkuk, Metina gibi kamplarda bulunan teröristlerin havaların ısınmasıyla birlikte Türkiye’ye giriş yaptıkları yer. 3 bin 200 rakımlı İkiyaka Dağları… Coğrafi koşulları nedeniyle PKK için öyle elverişli bir noktaydı ki, mağaralardan çıkıp bölgede klip bile çekiyorlardı. Türk komandosu bu Mart’ın sonunda işte o dağlara baharı getirdi. VATAN ekibi, 1001 kapısını teröristlere kapatan o kritik operasyonu bizzat kahraman komandolardan dinledi. İşte an be an sarp kayalıklar arasındaki kritik operasyonun ayrıntıları…

HABER: ÖGE DEMİRKAN / VATAN HABER MERKEZİ
FOTOĞRAFLAR: İLKER AKGÜNGÖR / VATAN HABER MERKEZİ

Tarih 25 Mart 2017… Yüksekova 3. Piyade Tümen Komutanlığı’nda büyük bir hareketlilik var. Komando timleri son hazırlıklarını yapmış, silahını, gece görüş sistemini kontrol etmiş, ‘go-pro’yu ise kaskına takmış şekilde helikopter pistinde ‘bin’ emrini bekliyor. Son direktifler verilmiş eller tetikte beklerken tümeni helikopterlerin motor sesleri inletiyor… Sırayla helikopterler çalışmaya başlıyor. Önce pervaneler dönüyor ve hızlanıyor. Ardından pistin yanında bekleyen komando timlerine’ bin’ emri geliyor. Her helikoptere 4 komando koşar adım fırlıyor. Her helikopter 4 komando alabiliyor çünkü hedef nokta yüksekte olduğu için oksijen oranı az bu da helikopterin yeteneklerini kısıtlıyor.

Hedef Düztepe
4 komando alan helikopterin kapısı kapanıyor ve helikopterler sırayla teker kesmeye başlıyor. Hedef 3 bin 400 metre rakımlı ‘Düztepe’. Helikopterler Yüksekova semalarından süzülerek İkiyaka’ya doğru kanat çırpıyor… Helikopterlerin içindeki sessizliği sadece motorun sesi bozuyor. Birazdan teröristlerlerin kendilerine mesken edindiği, sözde mahkemeler kurduğu mağaralara operasyon düzenleyecek olan komandolar birbirlerinin gözlerinin içine bakıyor sadece. Çünkü günlerdir, haftalardır, aylardır bu anı bekliyorlardı. Bunun için saatlerce eğitim almışlardı. Bu operasyon için soğuğa dayanıklı, son teknoloji kıyafetler ve ekipmanlar getirilmişti. Günlerce süren çalışmanın ürününü göreceklerdi ve o ana sadece 12 dakika kalmıştı.

3 metreden atladılar
Helikopterler dağ yarıklarının arasında, kayaları yalayarak ilerlerken ‘dağ’ motor sesiyle inliyordu. Nereye gideceklerdi belli değildi? Hedef olmamak için pür dikkat uçan pilotlar bir operasyon için mi uçuyordu yoksa sıradan bir nakliyat mıydı? İşte dağdaki teröristlerin kafasındaki sorular da bunlardı. Ancak bu soruların cevaplarının belli olması için çok beklemeyeceklerdi. Grubun önünde bulunan helikopter birden havalanarak Düztepe’nin üstünde beliriverdi ve o an kapılar açıldı. 4 komando 3 metre yukarıdan kendilerini yere bıraktı. Onları tepenin başka bölgelerini hedef alan diğer helikopterler izledi. Bundan sonrası komondolara kalmıştı

-40 dereceDE çatışma
Komandolar aldıkları eğitim gereği hemen mevzi kazmaya başladı. Ama üstüne atladıkları ve buz tutmuş karı kazdıkça aşağıya doğru iniyordu. Toprağı bulmak imkansızdı. Bunun nedenini ise bütün operasyon bittiğinde anlayacaklardı çünkü toprağı görmeleri için 8 metre daha kazmaları gerekiyordu. Komandoları Düztepe’ye atan helikopterler operasyon bölgesinden uzaklaştı. Komandolar, teröristler ve dağ artık başbaşa kaldı. Komandoların kasklarındaki ‘go-pro’lar bütün anı artık saniye saniye kayıt ediyordu. Onların ifadesiyle tipi altında, -40 derecede ve 2 metre görüş mesafesinde gırtlak gırtlağa kapışmaya artık sayılı dakikalar kalmıştı.

200 metrekarede ölüm kalım savaşı
Helikopterden atlayan komandolar artık tepede terörist avına çıkacaklardı. Ama göz gözü görmüyordu çünkü tipi ve kar görüş mesafesini 2 metreye kadar indirmişti. Oysa komandolar ise hemen teröristleri ve mağaraları bulup etkisiz hale getirmek zorundaydılar. Önlerindeki tek tengel ise doğa şartlarıydı. Tepe hemen temizlenmeliydi ama teröristler neredeydi? Göz gözü görmüyordu ve tek şansları teröristlerin kendilerine ateş etmeleriydi. Gece kararanlığının çökmesiyle birlikte de teröristlerle ilk temas sağlandı. Teröristlerin ateş açmasıyla birlikte namlu ağzından çıkan ‘alev’ yerlerini belli etti. Teröristlerin ‘sık’tığı mermiler komandoların yanlarından geçip kara saplanıyordu. Hatta Konyalı uzman çavuş, buz tutmuş karı bir kaç metre kazarak kendine mevzi yapmasına rağmen bir mermi ‘kar’ı delerek onu kasıklarından vurmuştu. Artık yaralıydı ama tepe temizlenmeliydi. Çatışma saatlerce sürdü. Yaklaşık 200 metre kare alanda, buz tutmuş karın üzerinde, görüş mesafesinin 2 metreye indiği ‘tipi’ altında ölüm kalım mücadelesiydi. Teröristten çok doğa şartlarının zorladığı bir mücadele.

“Açılış yapıldı”
Sabahın ilk saatlerinden itibaren artık her şey netleşmeye başladı. Düztepe’de artık Türk bayrağı dalgalanıyordu. Tepe teröristlerden temizlenmişti. Helikopterler yaralıların nakliyesi için havalanıyordu. Komandolar ise ele geçirdikleri tepede hemen mevzi işlemlerine başlamışlardı. En kritik tepe ele geçirilmişti ve onun tutulması gerekiyordu. Çünkü sırada Düztepe gibi temizlenmesi gereken 8 tepe daha vardı. Düztepe diğer tepelerin temizlenmesi için komandolara destek verecekti. Artık bölgedeki en kritik yer tutulmuştu. Komandoların tabiriyle 25 Mart tarihinde ‘Açılış’ Düztepe ile yapılmıştı. Daha sonra Domuztepe, Davulcutepe, Güllerbaşı, 3356 (Berlanka), Beybutatepe, Rahmotepe, Ortatepe ve Ortakçıtepe aynı şekilde teröristlerden temizlenecek ve hepsinin de gönderine Türk bayrağı çekilecekti.

1001 Kapısı artık kapalı
Peki İkiyaka’lar neden bu kadar önemli? Aslında bu sorunun bir tek cevabı yok. Öncelikle coğrafi stratejik önemi var. Hemen Kuzey Irak’ın yanında ve kuş uçuşu sınıra uzaklık 7 kilometre. Zap, Harkuk, Metina gibi kamplarda bulunan teröristlerin havaların ısınmasıyla birlikte Türkiye’ye giriş yaptıkları yer burası. 1001 Kapısı adı verilen yerden Türkiye giriş yaptıktan sonra İkiyaka Dağları’nda bulunan farklı alanlarda toplanıyorlardı. Sürekli İkiyaka’da bulunan kılavuz teröristlerden teçhizatını, yiyeceğini aldıktan sonra içeriye doğru ilerleyişe geçiyorlardı. Burayı kendilerine karargah olarak belirleyen teröristler, Yeşiltaş Karakolu ile Dağlıca’yı bu bölgeden tehdit ediyorlardı. İkiyaka’nın başka bir özelliği ise Yüksekova’yı tehdit etmesi. Teröristler, kendisine boyun eğmeyen, haraç vermeyenleri kaçırarak İkiyaka’da kurdukları ‘sözde’ mahkemelerde yargılıyorlardı. Hatta infazları da buruda gerçekleştiriyorlardı. İşte bu 9 tepe, bütün İkiyaka Dağları’nın tutulmasını sağlıyor. 3356, Düztepe ve Göllerbaşı Uç noktası 1001 kapısından ‘kuş’ bile uçurtmuyor. Artık bu kapı teröriste kapalı. Diğer tepeler ise İkiyaka’da hakimiyete imza atıyor.

PKK’nın klip mekanı
İkiyaka, PKK için o kadar önemli ki daha önce bu bölgede çektiği klibi Youtube de bile yayımladılar. Göllerbaşı Üs Bölgesi’nde bulunan buzul göllerinde çekilen klibi bize komandolar gösterdi. Klipte bulunan teröristler Kürtçe ‘Bahar gelecek’ şarkısını söylüyormuş. Uzman Çavuş Hakan klibi anlatırken ’25 Mart’ta bahar bizimle geldi. Şimdi teröristlerin klip çektiği yerde Türk bayrağı dalgalanıyor çünkü artık orada biz varız’ diyor.

Yarın: Terörle mücadelenin zirvesi