Savcıları bunlar yaktı!

HSYK 2. Dairesi tarafından görevden uzaklaştırılan 4 savcı hakkında hazırlanan HSYK raporuna göre savcı Zekeriya Öz masraflarını Ali Ağaoğlu’nun ödediği iddia edilen Dubai tatili, Muammer Akkaş ise operasyonu aceleye getirmek ve adliye önünde dağıttığı basın açıklaması nedeniyle uzaklaştırıldı. Savcı Celal Kara gözaltındaki kişilere savunma hakkı vermemek, Mehmet Yüzgeç ise delilsiz gözaltı yapmakla suçlanıyor.

31 Aralık 2014 Vatan Gazetesi 12. sayfa
31 Aralık 2014 Vatan Gazetesi 12. sayfa

İLKER AKGÜNGÖR / VATAN HABER MERKEZİ

 

Ergenekon savcısı Zekeriya Öz ile 17-25 Aralık soruşturmalarının diğer savcıları Muammer Akkaş, Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç hakkında HSYK 2. Dairesi soruşturma kararı verdi. Dört savcı, soruşturmalar sonuçlanıncaya kadar görevden de uzaklaştırıldı.HSYK 2. Dairesi Başkanı: “Karar, görevleri nedeniyle değil, hukuken davranmaları gereken şekilde davranmamaları, soruşturmaları CMK’ya uygun ve tarafsız yürütemedikleri için verildi.” Karar 5’e 2 oyla alındı. Mahmut Şen ve Mustafa Kemal Özçelik muhalif kaldı.

 

Atalay: Bekleniyordu”
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 2. Dairesi, kamuoyunda yürüttükleri kritik soruşturmalarla bilinen savcılar Zekeriya Öz, Muammer Akkaş, Celal Kara ve Muhmet Yüzgeç hakkında soruşturma açılmasına karar verdi. HSYK 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, dört savcının görevde kalmalarının, ‘yargı erkinin nüfuz ve itibarına zarar vereceği’ sonucuna vararak, soruşturma sonuçlanıncaya kadar görevden uzaklaştırıldıklarını açıkladı. Savcılar yeniden inceleme talebinde bulunursa, yine HSYK 2. Daire bakacak. Çıkacak karara itiraz ise Genel Kurul’da ele alınacak. AK Parti Sözcüsü Beşir Atalay, dün kararla ilgili, “Zaten yargıda böyle bir gelişme bekleniyordu. Emniyet içinde yargı içinde gelişmeler oldukça o tür dosyalara ulaşmak daha da kolaylaşıyor. Ben basında yer alan o vahim durumu hiç yadırgamıyorum. Duyduğumuz gördüğümüz o kadar şey oldu ki inşallah hepsi açığa çıksın, sorumlular ile ilgili de işlem yapılsın” diye konuştu.

 

HSYK raporu
17 ve 25 Aralık soruşturmalarını yürüten Zekeriya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş ve Mehmet Yüzgeç görevden uzaklaştırılmalarında önemli bir rolü olan HSYK Başmüfettişi Ömer Kara’nın raporu oldu. Kara, raporda dört savcının ‘Kusurlu, uygunsuz hareket ve ilişkileriyle mesleğin şeref ve nüfuzuna ve saygınlığına zarar verdikleri’ iddiasıyla meslekten ihraç edilmelerini talep etmişti. Raporda 37 tanık ifadesi ve aralarında MASAK uzmanının da bulunduğu 3 bilirkişi incelemesine yer verildi. Raporun içeriğinde savcıların görevden uzaklaştırılmalarına neden olan gerekçeler şöyle yer aldı.

 

ZEKERİYA ÖZ
NEYLE SUÇLANIYOR
Polise tehdit, Erdoğan’a hakaret
HSYK raporunda Savcı Zekeriya Öz’ün 18 Aralık’ta Emniyet Müdürlüğü’nde kolluk görevlilerini tehdit ettiği ifade ediliyor. Zekeriya Öz, 18 Aralık 2013 günü akşam saatlerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gelmiş ve gazetecilerin “Neden geldiniz?” sorularına “Neden geldiğim belli değil mi?” diye yanıt vermişti. Soruşturmayı yürüten Emniyet’in 3. katındaki Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne çıkan Öz, iddiaya göre sorguları yapan emniyet görevlilerine, şüphelilere yöneltilen soruları değiştirmemelerini, soruları değiştirmeleri halinde tutuklanacaklarını söylemişti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Öz’ün 3. kat ziyaretinde polisleri tehdit ettiğini, soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiğini belirterek İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu.

 

Dubai tatili
Raporda Fatih Belediyesi’ni baskı altına almaya çalıştığı iddia edilen Öz’ün yılda 25-30 kez yurt dışına çıktığı, Dubai tatilinin masrafı olan 20 bin 259 doları işadamı Ali Ağaoğlu’na ödettirildiği belirtildi. İşadamı Ali Ağaoğlu iddiaların gündeme geldiği dönemde Dubai’deki ağırlamanın 15 yıldır bölgede yerleşik bulunan ve son 2 yıldır Körfez Bölgesi’ndeki faaliyetlerini yürüten Dubai temsilcilikleri tarafından gerçekleştirildiğini ve ağırlamanın temsilcilerinin inisiyatifiyle kendisinin bilgisi dahilinde yapıldığını açıklamıştı. Savcı Öz bu iddiaların asılsız olduğunu Ali Ağaoğlu’nun ödediği söylenen faturaların sahte olduğunu savundu. Raporda, ayrıca Savcı Öz’ün tanınan bir yargı mensubu ve hukukçu olarak etki alanına sahip olduğu vurgulanıyor. Öz, Twitter’da siyasi içerikli mesajlar paylaşmak ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaret etmekle de suçlanıyor.

 

BAKTIĞI DOSYALAR
Ergenekon, Andıç ve Şike soruşturmalarına baktı
Zekeriya Öz, 12 Haziran 2007’de Ümraniye’de bir gecekonduya saklanılan 27 el bombasının bulunmasıyla başlatılan Ergenekon soruşturmalarının özel yetkili savcısıydı. Hepsi birleştirilen 16 iddianameden 8’i Savcı Öz’ün imzasını taşıyordu. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un tutuklandığı Andıç soruşturmasını da yürüten Öz, ayrıca El Kaide üyesi Loui Sakka hakkında müebbet hapis istemiyle iddianame hazırladı. Zekeriya Öz aynı zamanda 3 Temmuz 2011’de başlayan Aziz Yıldırım’ın da yargılandığı şike davasını başlatan savcıydı. Zekeriya Öz’ün yürüttüğü bir diğer önemli dava ise Malatya Zirve Yayınevi Cinayeti soruşturmasıydı.

 

Türkiye’nin temiz eller savcısı!
Ergenekon soruşturması sırasında tehdit edildiğini söyleyen Öz’e Başbakan Recep Tayyip Erdoğan eski zırhlı Mercedes marka aracını göndermişti. Öz, o dönem Ergenekon Davası’nı destekleyen çevreler tarafından İtalya’daki Temiz Eller soruşturmasını yöneten savcı Antonio Di Pietro’ya benzetilerek ‘Türkiye’nin temiz eller savcısı’ olarak tanımlanmıştı. HSYK, 2011’de adli yargı kararnamesiyle Zekeriya Öz’ün özel yetkilerini alarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’ne atadı. Öz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili’yken koordinatörlüğünü yaptığı 17 Aralık soruşturması sırasında HSYK tarafından önce Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği’ne sonrasında ise Bolu’ya düz savcı olarak atandı.

************************

MUAMMER AKKAŞ
NEYLE SUÇLANIYOR
Acele operasyon talimatı
Raporda savcı Muammer Akkaş’ın hazırladığı 22 klasörde hiçbir delilin bulunmadığı, delillerin toplanmadığı, soruşturmayı yürüten Akkaş’ın ağzı mühürlü torbaları açmadan gözaltı kararı aldığı ifade edildi. Soruşturma evrakının eksik olmasına rağmen Akkaş’ın aceleyle fezleke tanzim ettiği ve operasyon talimatı verdiği vurgulanıyor. Akkaş’ın operasyon kapsamında telefon dinlemeleri haricinde herhangi bir delil ve araştırma ve toplanmasına uğraşmadığı belirtiliyor. Müfettiş raporunda bakan ve milletvekillerinin suç işlediğinin öğrenilmesi halinde durumun derhal TBMM Başkanlığı’na bildirilmesi gerekirken bunun da yapılmadığına dikkat çekildi. Raporda “Hukuk, keyfi hareket eden Cumhuriyet Savcısı’nın elinde bir silaha dönüşür” denildi. Akkaş’a yöneltilen suçlamalardan biri ise adliye önünde dağıttığı basın bildirisi oldu.

 

BAKTIĞI DOSYALAR
Adliye önünde açıklama dağıtmıştı
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş 25 Aralık soruşturmasını başlatan savcı olarak biliniyor. Akkaş ayrıca Ergenekon davası ile birleştirilen Danıştay saldırısı davasının tutuklu sanığı Alparslan Arslan’a silah temin ettiği iddia edilen Mahmut Güzel ve Danıştay saldırısında kamera kayıtlarının silinerek delillerin karartıldığı iddiasıyla ilgili iddianameleri hazırladı. Savcı Muammer Akkaş’ın baktığı önemli soruşturmalardan biri Hrant Dink cinayetiydi. Ama burada etkin bir soruşturma yürütmediği iddiasıyla suçlanıyordu. Akkaş, 25 Aralık’tan önce Gezi Parkı olaylarıyla ilgili iddianameyi hazırladı. Akkaş, 25 Aralık soruşturmasında operasyon için kolluk güçlerine talimat vermiş ancak talimatı yerine getirilmeyince adliye önünde gazetecilere yazılı basın açıklaması dağıtmıştı. Akkaş, dağıttığı basın açıklamasında, Başsavcı Turan Çolakkadı ve Başsavcı Vekili Oktay Erdoğan’a operasyondan bir gün önce bilgi verdiğini ve kendisine soruşturma yaptırılmadığını iddia etmişti. Akkaş dağıttığı bildiri nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet üyeleri tarafından da eleştirildi. Ardından HSYK’nın 16 Ocak 2014’teki kararnamesiyle Tekirdağ Cumhuriyet Savcılığı’na düz savcı olarak atandı.

**************************

NEYLE SUÇLANIYORLAR
Savunma hakkını kullandırmadı
CELAL KARA: Raporda savcı Celal Kara’nın 17 Aralık soruşturmasında kapsamında gözaltına aldığı kişilere savunma hakkı vermediği vurgulanıyor. Ayrıca 3 bin 419 sayfalık fezlekenin Savcı Kara tarafından incelenmediğine de atıf yapılıyor. Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’ın oğlu Salih Kaan Çağlayan’ın ifadesinin 4 dakika, Eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler’in 7 dakika ve Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’in ise 14 dakika sürdüğü, böylece şüphelilerin savunma hakkının engellendiği savunuluyor.

 

Delilsiz gözaltı
MEHMET YÜZGEÇ: Üç farklı soruşturmayı birleştirip tek operasyon yapan Savcı Yüzgeç’in 17 Aralık soruşturmasında bir çok hukuksuz işlem yaptığı belirtiliyor. Yüzgeç’in operasyon kapsamındaki kişileri somut bilgi ve belge olmadan gözaltına aldırdığı ve mal varlıklarına el koydurduğu ifade ediliyor. Yüzgeç’in soruşturmayı kanunun değil polisin inisiyatifiyle yaptığına dikkat çekiliyor. Rapora göre Yüzgeç’in şüphelilerle ilgili yaptırdığı arama ve gözaltılar için İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı’ya hiçbir bilgi ve haber vermediği de vurgulanıyor.

 

BAKTIKLARI DOSYALAR
17 Aralık soruşturmasını başlattılar
İstanbul Cumhuriyet savcıları Celal Kara ve Mehmet Yüzgeç ise işadamı Rıza Sarraf ve bakan çocuklarının da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi hakkındaki 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla gündeme gelen soruşturmayı başlatmıştı. 23 Mart 2014’teki HSYK kararnamesiyle Celal Kara Afyonkarahisar Cumhuriyet Savcılığına, Mehmet Yüzgeç ise Kahramanmaraş Cumhuriyet Savcılığı’na atandı.

**********************************

NE DEDİLER?
“Görevden alınmam şereftir”
Zekeriya Öz görevden alınmasına Twitter’dan Necip Fazıl Kısakürek’in “Bir nar ağacı var bir de dar ağacı. Namerde nar düştü, yiğide dar ağacı” dizelerini paylaşarak cevap verdi. Öz daha sonra paylaştığı mesajlarda, “Zekeriya Öz, “Yürütmenin boyunduruğu altına girmiş bağımlı yargı tüm aşamalarıyla teşekkül etmiştir. Bu halde 16 yaşındaki çocuğun tutuklanması da beklenir. Hakaretten şüpheliyi gözaltına aldırmayan savcının sürülmesini yapan kurulun kendi iradesinden söz edilemez. Milletimin hakkını hırsıza yolsuza yedirmediğim için verdiğim mücadele sonucunda sürülmem ve görevden alınmam büyük bir şereftir. Allahıma sonsuz şükür ve hamdolsun yolsuzun hırsızın yanında olmadığım şahsıma zarar gelecek diye hırsızlığa kanunsuzluğa boyun eğmedim için” dedi.

 

“Beklenen sonuçtu”
HSYK 2’nci Dairesi’nin hakkında verdiği ’görevden uzaklaştırma’ kararını telefonla arayan arkadaşlarından öğrendiğini belirten Tekirdağ Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş, adliye çıkışında açıklamada bulundu. Kararla ilgili fazla söylenecek bir şey olmadığını ifade eden Akkaş, “Hayırlısı olsun, fazla söylenecek bir şey yok. Beklenen bir sonuçtu. Bir yıl önce mitinglerde söylenen bir yıl sonra gerçekleşti. Ülkemize hayırlı olsun. Tuzun koktuğu yer burası” diye konuştu.

 

“AİHM’de kazanırız”
Kararı değerlendiren Celal Kara, “Hukuki bir karar değil, siyasi olduğu açıktır. Savunmam dahi alınmamış, müfettiş hakkında şikayetlerim ayrıca kurula yaptığım bütün başvurular sonuçlanmamış, bu konuda da tarafıma hiçbir bilgi ve cevap gönderilmemiştir. Kınama cezası dahi çıkmaması gerekirken, kararı AİHM’e taşıdığımızda hak ihlali olduğu için lehimize sonuçlanacaktır” dedi.

 

“Medyadan öğrendim”
İstanbul’da görevliyken geçen Temmuz ayında Kahramanmaraş’a atanan Cumhuriyet Savcısı Mehmet Yüzgeç, HSYK’nın hakkındaki açığa alma kararının kendisine henüz tebliğ edilmediğini söyleyerek, “Kararı medyadan öğrendim” dedi. Yüzgeç, kararın kendisine ulaşmasının ardından gerekli açıklamayı yapacağını söyledi.

 

31 Aralık 2014 Vatan Gazetesi 1. sayfa
31 Aralık 2014 Vatan Gazetesi 1. sayfa

NOT: Haberin 31 Aralık 2014 tarihli Vatan Gazetesi’nde yayınlanan hali buradan (http://www.gazetevatan.com/17-aralik-savcilari-icin-karar-gorevden-alma-712476-gundem/) okunabilir.

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.